Haberler

“Bu davada verilen karar Maraş’ta emlağı bulunan binlerce mal sahibinin zararlarını talep etmelerinin önünü açmıştır”

Kıbrıslılar Barış ve Dayanışma Hareketi adına yazılı açıklama yapan Şener Elcil, Avrupa İnsan hakları Mahkemesi’nin geçtiğimiz günlerde açıkladığı ve Taşınmaz Mal Komisyonu’nu (TMK) yakından ilgilendiren kararının aslının kamuoyundan gizlendiğini söyleyerek, tüm süreci ve kararı özetledi

Elcil: Kıbrıs Türk Toplumunun doğruları öğrenmesi için bu açıklamayı görev biliyoruz

Kıbrıs sorunun en önemli sonuçlarından biri olan “mülkiyet sorununu” yakından ilgilendiren çok önemli örnek bir davanın kararının Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından 10 Haziran tarihinde açıklandığını hatırlatan Elcil, kapalı Maraş’ın ve Taşınmaz Mal Komisyonu’nun statüsünü yakından ilgilendiren bu davanın kararının ne yazık ki, kuzey Kıbrıs’taki otoriteler tarafından gizlenerek basına duyurulduğunu söyledi.

Elcil, “Kıbrıs Türk Toplumunun doğruları öğrenmesinin engellenmesine yönelik bu girişimin önüne geçmek ve toplumumuzun doğru bilgilendirilmesi için bu açıklamayı yapmayı bir görev biliyoruz” dedi.

Süreç nasıl ilerledi ve ne karar çıktı?

Elcil açıklamasına şöyle devam etti;

“Kapalı Maraş’ta 20 dairelik bir apart hotelin sahibi olan Mediterranean Tours Limited isimli şirket, 2010 yılında bu malı kullanamadığı gerekçesi ile ‘kullanım kayıplarının’ ödenmesi için Taşınmaz Mal Tazmin Komisyonu’na başvuruda bulunur. 

Bu süreçte kuzeydeki makamların oyalama taktiği ve zaman kazanmaya dönük girişimleri kuzeydeki yargıya taşınsa da sonuç alınmamıştır. İlgili şirket konuyu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşımıştır.

Mahkeme yaptığı değerlendirmede sürecin uzatılmasının davacının haklarına zarar verdiğine, bunun için de 11 bin euro manevi tazminat ve 7 bin euro mahkeme masrafı ödenmesine ve 2005 yılından beri, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Kıbrıs’taki mülkiyet sorununun çözümünde bir iç hukuk kurumu olarak tanıdığı Taşınmaz Mal Komisyonu’nun bu davada etkili çalıştırılmadığı için davacının haklarına zarar verdiğine, davacının kullanım kaybı olarak talep ettiği 51 milyon 851 bin 767 euroluk miktar konusunda taraflara üç ay içinde tekliflerini tekrardan sunma süresi tanıyarak, mahkeme önüne çıkmaya ve kullanım kaybından doğan zararın miktarı konusunda son kararın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından verileceğine karar vermiştir.

“Bu davada verilen karar Maraş’ta emlakları bulunan binlerce mal sahibinin zararlarını talep etmelerinin önünü açmıştır”
Bir özetini sunduğumuz bu mahkeme kararı bir emsal dava olup, özelde kapalı Maraş, genelde ise Kıbrıs sorununun çözümü konusunda Türkiye’nin ve adanın kuzeyindeki işbirlikçilerinin sürdürdüğü yanlış politikaların yarattığı bir sonuç olduğunu vurgulamak isteriz. 

Bu davada verilen emsal karar Maraş’ta emlakları bulunan binlerce mal sahibinin kullanım kaybından doğan zararlarını talep etmelerinin önünü açmıştır. 

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kuzey Kıbrıs’ı Türkiye’nin bir alt yönetimi olarak tanımladığı için tazminatlar Türkiye tarafından ödenecektir. 

“Maraş derhal açılarak 1974’teki yasal sahiplerine iade edilmelidir”
Bu karar, ‘Kanla aldık vermeyiz’ anlayışının yarattığı bu ganimet düzeninin daha fazla sürdürülemeyeceği açıkça ortaya koymaktadır. 
Kıbrıs sorununun zirve kararları ve Birleşmiş Milletler’in İyi Niyet Misyonu çerçevesinde yıllardan beri sürdürdüğü karşılıklı uzlaşılar temelinde, acilen çözülmesinin önemi bir kez daha ortaya çıkmıştır. 
Görüşme sürecine somut katkı koymak için Maraş derhal açılarak 1974’teki yasal sahiplerine iade edilmelidir”