Berlin, yaklaşık 1.600 dönerci ile “döner başkenti” olarak biliniyor. Almanya genelinde ise küçükten büyüğe toplam 400 civarında döner üreticisinin faaliyet gösterdiği belirtiliyor.

Döner fiyatları son yirmi yılda ciddi bir artış gösterdi; 2000’li yılların başında 2,5 avro (yaklaşık 119 lira) olan döner, günümüzde 7–8 avro (333–380 lira) arasında satılıyor. Bu durum, hem tüketiciler hem de restoran sahipleri arasında dönerin hem ekonomik hem de kültürel değerine dair tartışmaları beraberinde getiriyor.

Geçen yıl Nisan ayında Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Berlinli bir döner ustasıyla birlikte Türkiye’yi ziyaret etmişti. Steinmeier’in bu ziyareti, 1960’lardan itibaren Almanya’ya çalışmak amacıyla gelen Türk göçmenlerin ülkenin ekonomik ve sosyal hayatına sağladığı katkıları vurgulama amacını taşıyordu. Bu ziyaret, dönerin sadece bir yemek değil, aynı zamanda göçmen kültürünün Almanya’daki somut bir simgesi olduğunun altını çizmiş oldu.

"Söder Kebab"
Almanya’da dönerin fiyatı ve kültürel önemi tartışılırken, konuya bir de CSU ve Bavyera Eyaleti Başbakanı Markus Söder’in aldığı patentle farklı bir boyut eklendi. DW’nin haberine göre, Bavyera Eyaleti Başbakanı ve CSU lideri Söder adına “Söder Kebab” adlı bir döner patenti, partisi tarafından tescil edildi.

Bu patent kapsamında, Söder’in döner ocağı başında çizilmiş kırmızı logolu görseli ve “Söder Kebab” ismi koruma altına alındı. Ayrıca marka, bireysel olarak da tescillenmiş durumda ve partinin resmi paylaşımlarında “#söderisst” etiketiyle yer alıyor.

Baskılı tişörtler 20 euro
Markus Söder, göç karşıtı politikalarıyla tanınan ve vergi artışlarına karşı çıkan muhafazakar bir siyasetçi olarak biliniyor. Bu açıdan bakıldığında, “Söder Kebab” markasının alınması hem politik bir mesaj hem de kültürel bir göndermeyi beraberinde getiriyor. Ancak markanın pratikte nasıl kullanılacağı hâlâ netleşmiş değil. Şu anda CSU, söz konusu logolu tişörtleri internet üzerinden satışa sunmuş durumda; fiyatı ise 19,99 euro (yaklaşık 954 lira).

Öte yandan Söder’in sosyal medya paylaşımları, özellikle Instagram üzerinden yediği yemekleri takipçileriyle paylaşmasıyla dikkat çekiyor. Bu durum, hem onun popüler kültüre uyum sağladığını hem de kişisel imajını güçlendirmek için gündelik yaşamını ve yemek tercihlerinin sembolik değerini kullanmayı tercih ettiğini gösteriyor. Döner, böylece Almanya’da sadece bir fast food ürünü olmaktan çıkıp, göçmen kültürünün ve siyasi figürlerin gündelik yaşamının bir parçası olarak öne çıkmış oluyor.

Kaynak: Gazete Oksijen