Erenköy-Karpaz Belediye Başkanı Dr. Hamit Bakırcı, Sesimiz Köylerden programında İrfan Batu'nun sorularını yanıtladı. Başkan Hamit Bakırcı, bölgede yaşanan sorunlara dikkat çekerek çarpıcı açıklamalarda bulundu. Bakırcı, “Altın Sahil’de bir tuvalet bile yok” diyerek mevcut eksiklikleri gözler önüne serdi.
Bakırcı, “Yolumuz başladı. Başlayan her şey gibi o da bitecek. 1-2 aylık bir süreç içerisinde tamamlanacağını düşünüyoruz. O sorunu çözmüş olacağız inşallah. Eşeklerle ilgili de Turizm Bakanlığımızın 4 milyonluk bir katkısı oldu bu konuyla ilgili. Buradan teşekkür ediyorum. Ve Taşkent Doğa Parkı, Turizm Bakanlığı ve Belediyenin yapmış olduğu protokolle şekilleniyor. En kısa sürede başlıyoruz. Ve bu süreç sonunda da bu eşeklerle ilgili sorunu tamamen çözmüş olacağız. Bu çalışmaları da biz belediye ekipleriyle birlikte yapıyoruz.” dedi.
“EMİRNAME KONUSUNDA ÇALIŞMALARIMIZ TAMAMLANMAK ÜZERE”
Erenköy-Karpaz Belediye Başkanı Dr. Hamit Bakırcı, bölgemizin özellikle Annan Planı ardından bölgenin kendi haline bırakıldığını, her şeye kapatılan bir bölge olduğunu ve emirnameler yüzünden bölgemizde ayrı bir sorun oluştuğunu kaydetti.
Bakırcı, Şehir Planlama ve belediye personelinin hane bazındaki kayıtları tamamlamak üzere olduğunu, bu konunun tamamlamasının ardından bölgenin en büyük sorunlarından olan Emirnamelerin de düzenlenmesine gidilmesi için sürecin ilerleyeceğini ve imar planı ile de sorunun çözüleceğini dile getirdi.
KARAVAN SORUNU
Bakırcı, karavanların denetimsiz şekilde gelişigüzel konumlandırıldığını belirterek, bunun ciddi çevre sorunlarına neden olduğunu vurguladı: “Şu an ülkeye bir bakın, her isteyen istediği noktaya karavanını koyuyor, bir şekilde de kaldırılamıyor. Karavan orada kalmış oluyor. Bunun arkasından insan atıklarından çevre kirliliği yaşanıyor. Sonra ki süreçte de diyoruz ki biz, o bölgeye geldiğimizde, bu çevre kirliliği nedir? Ben birçok arkadaştan duyuyorum. Lefkoşalı, Girneli, Güzelyurtlu, Mağusalı... Biz diyorlar, Karpaz’ı çok seviyoruz. Ben de onlara buradan sesleniyorum. Karpaz’ı sevecekseniz böyle sevmeyin. Sevmek güzel bir şey de, en azından geldiğiniz ortamı güzelleştirerek sevebilirsiniz. ”
“SAHADA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ”
Sorunların çözümü için sahada olmaya devam edeceklerini vurgulayan Bakırcı, hızlı hareket edilmesi gerektiğini belirtti: “Sorunu tespit ediyoruz, sorunun çözümü için önerileri sunuyoruz. Gerekli yerlerde de biz sahada olmaya hazırız her şekilde ve bunu da her platformda bile getirdik. Artık biraz daha hızlı olmamız gerek. Kaybedecek zamanımızın çok olmadığına inanıyorum. Yani baktığınızda adada, Karpaz bölgesi gerçekten yerli turist açısından da, insanlarımız açısından da gerek hafta sonları, gerek tatil günleri, gerek bayramlarda bir dinlenme merkezi, bir hava değişimi, bir doğayla kucaklaşma. Altın Sahil’de bir tuvalet bile yok. Evet biz bu doğayı bozmadan da yaşayabiliriz. Bu da Amerika’yı yeniden keşfetmek değil. Biz sadece yapılmış olan temiz tutmalıyız. Bölgemize, ülkemize, topraklarımıza saygı duyarak, sevebiliriz. Bu konuda belediye olarak, her daim sahada olup, elimizi taşın altına koymaya hazırız.”
YAZ AYLARINDA SU YETERSİZ
2013-2014 yılında Türkiye’den gelecek suyun kapasitesinin 75 milyon metreküptü, bunun yarısı içme ve kullanma gerisi de hayvanların ve tarım alanında kullanımı için planlandığını kendi bakanlık döneminde olduğu için iyi bildiğini hatırlatan Bakırcı, o zaman bunun 2040’lı yıllara kadar seyredeceğinin tahmin edildiğini belirterek, sözlerine şöyle devam etti:
“Ancak sahadaki gerçek bu değil. Sahada belediye olarak istediğimiz kadar suya ulaşamıyoruz. Bunun sebepleri nedir, birçok sebebi vardır mutlaka. Gerekli mercilerle de bunları konuştuk. Yüz ölçümü en büyük belediyelerden biri, nüfusu 10 bin civarında olan bir belediye. Kış aylarında su sorunu yaşamıyoruz. Ama yaz aylarında hem kullanımın artması hem turistlerin gelmesi ve özellikle nüfusun dörde katlanması nedeniyle su yetersiz kalıyor. Kendi yerel kaynaklarımız kısıtlı ya da yok. Dolayısıyla bunun yeniden bir planlamayla ince etap yeniden projelendirilmesi ve tüm ada çapında yapılması lazım.”
Su sıkıntısı konusunda hem yerel yönetimlerin hem de hükümetin tekrardan düşünerek tedbirini bugünden alınması gerektiğine dikkat çeken Bakırcı, bugün tedbir alınmaması durumunda 10 yıl sonra çok daha büyük su sorunu yaşanacağını ifade etti.